insanın her zaman kendisi için yapmadığı eylemdir. yani bazen yemek değil yedirmek olabilir cümlenin yüklemi. hemen örnekleyelim, ilkokula yeni başlandığı dönemlerde her insan evladında gerçekleşen fizyolojik sürecin sonucu olarak üst ön dişler yerlerini daimi dişlere bırkmak için dökülür. çocukluk döneminin en gudik görüntüsü olmakla birlikte acıklıdır, çünkü çekirdek yemek mümkün olmaz bu halde, nasıl yenilebilirki, her denemede boşlukta kalan, iki diş arasına sıkışmayan boşluktaki bir çekirdek parçası kadar iç yaralayıcı başka bir durum var mı ki? işte tam böyle bir haldeyken, çatır çatır çekirdek yiyip, kabularını futursuzca etrafa saçarken, kenarda dişleri eksik kardeş görülür imrenerek bakan, bir avuç çekirdek içi yapılır, avcuna bırakılır, yüzündeki minnet yıllarca unutulmayacak şekilde beyne işler. onu hep seveceğinizi, onun size her zaman minnetle, sevgiyle, masumlukla, eksik dişleriyle gülümseyeceğini zannedersiniz. öyle olmaz, yeni dişler gelir, büyür, sizde büyürsünüz, koca insanlar olur, okullar bitirirsiniz, hiç haketmediğiniz şekilde sırtını döner, yabancı olur, 20 yıl önceki çekirdek içlerini yok sayarak.