geçtiğimiz hafta chp maltepe ilçe başkan yardımcısı umut karagöz'ün 20 yaşında bir kadını zorla restorana kapatıp taciz ederek tecavüze yeltenmesiyle baş göstermiş ardından diğer skandallar patlak vermiştir.
ardından canan kaftancıoğlu olayı ört bas etmek için mağdur kadına "sen kızsın ismin kötüye çıkar" diyerek telkin etmeye çalışmış lakin başarılı olamamıştı.
olay duyulunca, eski chp mv barış yarkadaş da tepki göstermiş yaşanan taciz skandalına tepki gösterilmemesini eleştirmiş ama partililer tarafından lince uğramış, şov yapmakla itham edilmişti.
bazı chp seçmenleri ise yarkadaş'a "aklınızı peynir ekmekle mi yediniz, şimdi sırası mı" diyerek olayı gündem etmemesi konusunda uyarmaya çalışmışlardı.
tam bu sırada ise, yine partinin itibarını kurtarma maksatlı çıkışlar yapan can ataklı ise mağdur kadını/kadınları "belki yolludur" diyerek tanımlayıp, aslında tacizcilerin masum/çapkın olduklarına dair söylemlerde bulundu.
"artık bu kadarı yeter" diye düşünürken bu kezde chp avcılar'da bir taciz olayı gündeme geldi, taciz mağduru chp avcılar ilçe teşkilat üyesi özlem hanelçi adında bir kadın olayı, "chp de kadın siyasetçi olmak zor" diyerek gündeme taşıyıp 2 chp li yöneticinin tacizine uğradığını söyledi.
tüm bunlar yaşanırken teoride medeni, pratikte yobaz chp seçmeni bu taciz skandallarının duyulmaması için ellerinden geleni yaptı, taciz ve tecavüzcüler kendilerinden diye bu rezillikleri eleştiren partilileri "biraz frene basın, haklı olsanız bile" diyerek susturmaya çalıştılar.
lakin, skandallar ardı ardına patlak verince ellerinden bir şey gelmedi. tacize uğrayan mağdur kadınlar birer birer seslerini duyurarak olayı gündeme taşıdılar.
ışıklı sözlüğümüzde ise bu rezillikler söz konusu bile edilmedi. zira, onların namussuzlukları onları ilgilendiriyordu.