Pandemiden önce birçok kafeye ürün sattığını fakat mart ayından bu yana işlerinin neredeyse tamamen durduğunu söyleyen Çalışkan, "Ne yapacağım biri bir şey söylesin. Az önce çocuğum aradı 'eve gelirken bir kalem ve kalem traş alır mısın' diye sordu, kızım arkasından 'Çamaşır suyu ile makarna almayı unutma' diye seslendi. Ne diyeyim çocuklarıma? Bu çağda evine ekmek götüremeyen baba olur mu hangi çağda yaşıyoruz biz" diyerek tepkisini dile getirdi.
Elektrik kesilince Pamukkale Belediyesini aradığını telefona çıkan danışmandan da karşılık bulamadığını dile getiren Çalışkan, "Sevdiğim saydığım cumhurbaşkanımızdan başkasına oy vermedim. Suçlu muyum? Oy verdiğim için ben mi suçluyum? Çevremde beni suçlayanlar oluyor. Kendimi suçlu hissediyorum. Elektrik borcum 2 bin 524 lira bu para bir şekilde ödenir ya sonrası? Ben arkadaşlardan borç bulabilirsem bu elektriği açtıracağım ama bu sorun tek kişiyle çözülecek bir sorun değil. Devletin kasasında da para kalmadı deniyor ama bu sorunu çözmesi gereken yine onlar" diye konuştu.
Son olarak hükümet yetkililerine seslenen Çalışkan, "insanlar artık dayanamıyor. intihar edenler var, benim yerimde başkası olsa ederdi. Benim hayallerim var, umudum var, çocuklarım var. Onlar için yaşıyorum. Yeter artık bizi görsünler. Bize destek olsunlar, yardım etsinler. Bir tek bana değil toplum olarak çözsünler bu sorunu artık" ifadelerini kullandı.
