bu adamın yanında ezilip büzülüyorum. o kadar nazik ki, kötü bir şey söyleyeceğim diye korkuyorum ve sadece "nasılsınız, nasıl gidiyor" deyip gülümsemekle yetiniyorum.
ara sıra mık'ın önünden geçerken görüyorum. kendi halinde bir şeylerle uğraşıyor, oturuyor, konuşuyor. bazen içeri girip muhabbet etmek istiyorum; fakat "lan şimdi giderim ama ne diyeceğim ki" diye düşünüyorum. karar verdim ama, bir gün ben diyeceğim "anlat abber, kendini anlat"...
ayrıca, boş zamanlarında hobi olarak saovm'lik yaptığından şüphelenmekteyim.**