Bazıları için vardır, bazıları için yoktur.
Bu, hayata, duygulara, insanlara nasıl baktığınızla, tüm bunların kişi için ne anlama geldiğiyle ilgili bir mesele.
Kadınların kendi iyilikleri adına aşka inandıkları söylenebilir, sonuçta motivasyon işlevine sahip onlar için. Güçlü, beğenilen Bir adamın onları arzulaması onlar için oldukça önemlidir ve kendi yararlarına kullanılabilecekleri bir koz anlamına gelir... Tabi işler sonsuza kadar yolunda gitmez, çünkü balon bir yere kadar şişirilebilir. kazandıklarını yitirmiş olmanın acısı ise, aşkın zamanla azalan bir şey olduğu düşüncesiyle dindirilir.
Elbette karşılıklı beğeninin olduğu yerde aşk diye bir şey mecburi değildir, insanlar birbirlerini arzulayabilirler, akıllıca da sevebilirler.
Ne zaman ki karşıdaki kişiye yüksek değerler yüklemeye başlıyorsak,
Ya da bize yüksek değerler yüklenmesini diliyorsak o zaman duygularımızda abartıya kaçmış ve gerçeklikten uzaklaşmış oluyoruz.
Aşk hususunda Her şeyi görmek, anlamak isteyen bir insan, kadın erkek ilişkilerinde roller ve davranışlarla amaçlananları kolayca kavrayacaktır.
Hatta sadece kendine bakarak bile anlayabilir insan aşkın ne anlama geldiğini. Akılla duygunun tartıldıği tartıda hangisinin diğerinin egemenliği altına girip zayıfladığını...
Duygular ihmal edilebilir, büsbütün engellenebilir şeyler değildir belki, lakin duyguları kontrol altında tutacak bir aklın değeri her şeyin üstündedir.
Bence...
Sorunsalımızın kısa ve net cevabına gelirsek,
Aşk var edilir, oluşturulur, geliştirilir, azaltılabilir ve hatta yok da edilebilir...
