yıllardır sözlükleri takip ederim. ekşi nin ilk günlerinden beri okurum da okurum. faydası da dokunmadı değil bana, değişik fikirler gördüm, zaman zaman hüzünlendim, bazen kahkalara boğuldum. bilmediğim birçok şeyi de buralarda öğrendim. (buralarda dediğim ekşi de)
uludağ açıldı, ben de okulu bitirmişim, dönmüşüm rakının anavatanı olan memleketime. bursa ikinci memleketim gibi. uludağ üniversitesi 5 yıl sabretmiş bana.
neyse subjektif bilgilerden sonra uludagsözlük e sardım. burda da okudum. hep okudum. derken dedim ben de yazayım lan, ben de paylaşayım fikirlerimi. iyi ya da kötü yazdık birşeyler bu döneme kadar.
ama geldiğim bu noktada sözlüğün provokasyon ve geyik kokan havası, lise de tuvaletlerde kaçak sigara içen, fırsat buldukça artık kevaşeleşmiş kızları nasıl düdüklerim hesabı yapan, ya da erkekleri nasıl kapatırım düşüncesiyle hareket eden beyin gelişimlerini tamamlayamamış genç insanların fazlalaşması beni karamsarlığa itmekte.
kısa bakınızlarla ya da sikindirik entrylerle sadece yazmak için yazan, "mına koyim daha fazla entry girmem lazım" düşüncesiyle ortalığı çöplüğe çeviren, bunun yanında yazılanları okumayı aklına bile getirmeyen insanların çoğalması çok üzücü.