melih gökçek'in amerikan filmlerinde gördüğümüz şımarık çocuğu canlandırdığı münazara. hani vardır ya anası falan karşısında konuşurken kulaklarını tıkayıp şarkı söyler. aynı onlar gibiydi. kendisine yöneltilen bir suçlamayı açıklamaya çalışan kemal kılıçdaroğlu'nu dinlemeyip elindeki kağıttan bir şeyler okumasının daha mantıklı bir açıklaması yok açıkçası.
ha bu arada kendisi sanırım chp'nin ankara büyükşehir belediye başkan adayı murat karayalçın'dan oldukça korkmuş gibi geldi bana. karşılaşma öncesi açıklamalarında kemal kılıçdaroğlu'nun balonunu patlatmaktan bahseden gökçek'in suçlamalarının yüzde sekseninde orada olmayan karayalçın'a yüklenmesinin bende yarattığı tezahür buydu.
sonuçta iki taraf bir araba laf edip bir halt konuşmadılar. olan arada kalan uğur dündar ile bu laf kalabalığını dinleyen halka oldu.