Okul eve yürüme mesafesiydi. Annem ne zaman çık derse o zaman çıkıyorum evden, zaman kavramı daha tam oturmamış. Yedi sekiz yaşındayım ve cüceyim. Sıranın en başında olmam gerekiyor ama ben hep bi' kaç dakika ile kaçırıp sıranın sonuna geliyorum. Sınıf öğretmeni de hep sıranın sonunda beklerdi ve beni görürdü. Mükemmeliyetçi, takıntılı bi' kadındı.
Yine böyle bir gün sınıflara geçince "neden geç kaldın?" dedi. Sustum, ne diyeyim ki annem çık dedi çıktım yine, bi' mazeretim de yok. "senin susman beni delirtiyor" dedi. Bi' kaç tokat attı, bunlar çok koymadı, daha önce de olmuştu. Ama en son ben ağlarken gözümün içine bakıp ayağıma bastı. Ulan bu nasıl bi' kin. O anı silemiyorum.