1339.
-
şömentabla mevzusu
yoktur masamın şömentablası
kirli ve çıplak dört ayaklı velet
lakin her daim doludur kül tablası
benim dumanlı emellerime alet
olsaydı masamın şömentablası
kirlenirdi, yanardı, yırtılırdı
pasak perdesi olurdu mahlası
usanırdı, utanırdı, utandırırdı
söz verdi bana güzel bir şömentabla
açık mavi olacak ya da kırmızı
ben tuttum şiir sözümü ince bir hesapla
tutar o da zahir, kıvırcık deniz kızı
haydi bakalım minti abla
işte sana şömentabla
şimdi sıra sende
yap bir güzellik, beni tavla
( mintiminti'ye ithafen )
şömentablasız saipsiz.