Olm durumun vehameti günden güne çarpıyor yüzümüze. Nasıl çaresiziz aq. Ve nasıl panik bozukluğu içindeyiz.
14 mart tıp bayramlarını mübareklemek için doktorlarımı tanıdığım diğer sağlıkçı arkadaşları falan aradım dün. En son psikiyatristimle görüştüm. "Minareden atlarım 14 mart'ını kutlarım hocam eheahha" falan gibi gevşeklikler yapıp istiklal marşı kapanış yapacaktım..
Hangi kapanış acaba aq?!
Adamla yarım saate yakın telefonda konuştuk. Kendi psikiyatrimi ben telkin ettim aq! Herif kıyamam yazık kafaya takmış virüsü. Hayır yaşı da var adamın. Özel hastaneye geçmişti garibim bunlara izin çıkmamış.
"Napıcez biz evim de uzak hastaneye vallahi, marmaray metro kullanıyorum 15 gün çözecek mi bu olayı yahu hiç sanmıyorum" falan diye tribe girdi adamcağız telefonda sabah sabah. Gerekli önlemleri anımsattım, paniğin daha kötü sonuçlara varacağını anlattım, tatlı tatlı bu zamanların da geçeceğine değindim. En kötü içiniz rahat etmezse gitmeyin bir müddet falan dedim. işin fenası fikrime yattı kafası "evet doğru diyorsun son bi gideyim yarın toparlayıp çıkayım" dedi ya lan adam. Ve önümde bir kutu lustral, bir kutu seroquel, bir kutu da tranko buscas var aq! Şaka gibi bir diyalog geçti. Finalde de yavşak yavşak "olmadı 25mg lustral ile tranko kombin edin hocam paniği yüksek oranda alıyor eheahasha" esprileri yapıp adamı yatıştırıp kapattım.
Ellerimi yıkamamı falan tavsiye edip durdu gariban. Onda da yine yavşaklığımı hadsafhada muhafaza ederek "sekonderim okb hocam aşk olsun o el 3 ve katları olarak yıkanır zaten ehehahshs" falan diye zırvaladım.
Panikte son durum budur yani. Hasta, kendi doktorunu kendi çapında telkin ediyor. Hayır beni mi denedi naaptı aq..