Geçirdiğim trafik kazası sonrasında serviste yatmaktaydım, yanımda apandisit ameliyatı olmuş birisi yatıyordu. Benimle tanıştı ve neyim olduğunu sordu. Sohbet etmeye başladık.
Akabinde odaya 2 kişi girdi. Biri esmer biri sarışındı, uzun boylu iki erkek. Esmer olan pek bakmıyordu benden yana. Sarışın olan ise sürekli bana bakıyor ve pis pis sırıtıyordu.
Kazadan ötürü canım yandığından bu sırıtmalar sinirimi bozuyordu. Bu şekilde dakikalar geçti. Ben dayanamadım ve ne sırıtıyorsun lan dedim, cevap vermedi ve iyiden iyiye ağzını yaydı. Kan beynime sıçramıştı. Bağırmaya başladım. Yanındaki apandisit ameliyatı olmuş olan adam neden bağırıyorsun dedi.
Şu adamlar sürekli bana bakarak gülüyorlar, dayanamıyorum, senin arkadaşların mı ? Ben tanımıyorum söyle gülmesinler dedim.
Çocuk bana bakarak orada kimse yok, Odada sadece sen ve ben varız dedi. Şok olmuştum, çünkü hala bana sırıtan bir yüz vardı karşımda.
Sonra günlük röntgen için doktorlar geldi, kapıdaki sıratan adam kenara çekildi ve beni sedyeye aldılar, ben arkamı dönüp ameliyatlı adama görüşürüz diye el salladım.
Doktor kime el salladığımı sordu. Apendisit ameliyatlı adama el salladığımı söyledim. Doktor bana baktı ve odada sen tek kalıyorsun dedi. Bana iyi misin dedi.
He iyiyim alümünyum, doktor bunu söyleyince ben acaba bu oç beni nereye götürüyor diye bağırmaya başladım, çünkü artık anlamıştım normal olmayan işler dönüyordu.
Bağırmalarıma annem koştu, noluyor oğlum dedi. Anne beni bırakma, burda kal diye ağladım.
Oğlum ben hep yanındayım zaten hep buradaydım dedi. Ama doktor, hastabakıcılar, ameliyatlı adam, meçhul sırıtanlar hepsi odadaydı. Sonra bayılmışım.
Uyandığımda annem yoktu, ameliyatlı adam hala odadaydı. Benimle sohbet etmeye çalışıyordu. Ama ben cevap vermedim bir daha hiç, 15 gün boyunca yattım ve o hep oradaydı. Karşı bloktaki hastanede yatan kızla keşiştiklerini, iyileşince evleneceklerini falan anlattı. Arada sırada annesi ziyaretine geldi. Benle konuştu. Hiç sesimi çıkarmadım. Anladım ki sesini çıkarmayınca fazla dokunmuyorlar.