Uzun zamandır şeyma subaşı'nın yazdığı tüm kitapları okumaya çalışıyorum. iş kızı olduğum günlerde bulaşıkçılık yaparak kazandığım paradan kendime ayırabildiğim kadarını biriktiriyorum. Kültürel birikim olması için bu parayı hemen şeyma subaşı kitaplarına yatırıyorum.
En sevdiğim kitabı "karadeliklerin çarpışma esnasında yaydığı enerjinin insanları etkilemesi üzerine minik abdestler."
Harika bir kitap. inanılmaz bir başyapıt. Uzun zamandır ne anlatmak istediğini çözmeye çalışan aptal insanların özellikle anlamamış gibi yaptığını düşünüyorum. Voynich Elyazması muamelesi özellikle yapılıyorlar. Yakın zamanda bu kitabı çözmeye çalışanlar delirdi yazarlarsa hiç şaşırmam. Hah!
Kitap aslında çok basit bir şeyi anlatıyor. Tabii anlamak için en az 138 iq gerekiyor. Normal anlamamak.
Diğer kitabı ise elbette " agar agar ile değişime uğratılmış albino tavus kuşlarının ezidiler üzerinde yaratılan katliamın toplumsal sessizliğine bir yakarışı." Bildiğimiz adıyla ise "sadece şeyma."
Ben bunu deneysel çalışmalar içerdiği için çok sevdim. Hidrolik asit üzerine yazdığı şeyler inanılmaz bir zeka örneği olduğunun göstergesi.
Haddim değil. Evet biliyorum, değil. Ancak kendisine bir önerim var. Daha az masraflı ve daha yıkıcı bir etkiye sahip atom bombası tarifi verirse seve seve yüzümüze uygularız. Asla hayır demeyiz. Elbette öneridir. Kendisi ne yapacağını bilir. Yüzüne atom bombası uyguladığını ona çok yakın bir kaynaktan duydum. ihihi. Yaramaz çocuk gülüşlerim.
Ve yaşantısı! Ah beni en çok o cezbediyor. 18 yüzyılda yaşamış olsa toplumun inanılmaz çarpıklığına, ahlaksızlığına ve ikiyüzlülüğüne yapmış olduğu ironik göndermeler ve hidrolik asitlikler nedenli eminim akıl hastanesine kapatılırdı. Bu deha bu şekilde değersizleştirilirdi. Ancak günümüzde yaşıyor. çok şanslıyız.
Ki geçen haftalarda yemekhanesinde çalıştığım 3 katlı özel üniversiteye konuşmacı olarak geldi. Burada yaptığı konuşmayı kapı arkasından dinledim. inanılmaz bir konuşmaydı. Kendisi şöyle dedi.
" Joker inanılmaz bir film. Elbette herkesin filmin felsefesini anlamasını beklemiyorum. Bu 'bu toplumdan fazlasını istemek olur. Biliyorsunuz toplumun kocası tarafından aldatılsa metresi 9 bıçak darbesi ile öldürecek ķadınları tarafından takıp ediliyorum. Benim gibi olmak istiyorlar. Yaşlı ama zengin, zengin ve bir şekilde yüzüne bakılabilir bir erkek ile evlenmek ve hiç çalışmadan tüm hayatları boyunca bedavadan yaşamak istiyorlar.
Ve işte bu toplumun aydınlık kesimi olan bu kadınlar ve eşleri 200 tl nafaka istese öldürecek olduğu halde bana ağzından salyalar akıtarak takip eden erkekleri bir kenara koyarak söylüyorum, joker filminin felsefesini anlama ihtimali bu toplumun, bana sorarsanız yoktur.
3 gün önce, dikey rüzgar paneli ve Aerojel kullanarak uçan bulut yapmayı başardım. Yapamazsın dediler. Yaptım. Yakın zamanda dikey rüzgar panelini ortadan kaldırıp o maddeyi uçuracağım. Diyecekler ki; yapamayacaksın. Yapacağım.
Ve işte burada anlatmak istediğim şu. Toplumun beni takip eden aydınlık ve akil insanlar topluluğu joker filminin felsefesini muhakkak anlamıştır. "
Konuşmamın zeka doluluğuna bakar mısınız? Delirdik tabii dinleyiciler olarak. Ayakta alkışladı gençler. Ben zaten ayaktaydım ama tüm nefesimi tutup kabardım ki daha büyük gözükeyim. Bir saygı göstergesi olarak düşünebiliriz. Sonra kitaplarını imzaladı.
Bir fırsat bularak şunu sordum kendisine.
- yeni kitabınızın ismi ne olacak şeyma hanım?
- aaaa söylemem ama. Sürprizi kaçar.
- Söz veriyorum bir avuç salak insanın olduğu yerlerde dile getireceğim. 2 dakika sonra unuturlar zaten.
- ahh beni ikna ettin seni tarçınlı kurabiye. Yeni kitabım ismi.. hazır mısın? Sicim teorisi kaç kalori ve karanlık enerji ne kadar karanlık üzerine seviyeli sohbetler.
Mutluluktan ağladım ve kendisine kocaman sarıldım. Tüm bunları şeyma subaşı hanımefendinin biz genç kızlar için ne kadar iyi örnek olduğunu anlamanız için yazıyorum. Ha anlamanızı bekliyor değilim. Belki içinizde toplumun bizim gibi aydınlık kesimini temsil edebilen birileri vardı umudum hâlâ canlı, sağlıklı ve diri.
