Öncelikle geçmiş zamanda vukû bulmuş bir olay üzerinden şimdi etrafa saldırmanın heyecana kapılmanın anlamı yok. Derdiniz eğer cevap almaksa hepsinin cevabı mevcuttur. Ama sizin amacınız belli ki doğruyu bulmak değil ayak diretmek. Çünkü risale i nur denilen elmas bürhanların ve hakikatlerin bulunduğu şu eserde okumanızı söylediğim yerin daha en başında ne diyor? Beraber okuyalım:
Kamer gibi parlak bir mu'cize-i Ahmediye (A.S.M.) olan inşikak-ı Kamer'i, evham-ı faside ile inhisafa uğratmak isteyen feylesoflar ve onların muhakemesiz mukallidleri diyorlar ki: "Eğer inşikak-ı Kamer vuku bulsa idi umum âleme malûm olurdu.
Mektubat - 207
Demiş ve bu sorulara cevap vermiş. Bu sorular bir asır önceden hallolmuş meselelerdir siz neyi konuşuyorsunuz?
Muhakemesiz mukallit olmayın. Siz akıllı insanlarsınız, böyle meselelerde boğulmayın.
Ayrıca bediüzzamanı severiz ve ilmine çok büyük saygı duyarız fakat o ne şeyhtir ne başka birşey. Daha yaşarken diyor ki; bana değil şu kitapta yazana bakın. Her zaman bireyciliğe de karşı çıkıyor. meşrutiyeti anadolu halkı küfür rejimi zannederken bu zat tüm anadoluya başta doğu ve güneydoğu olmak üzere cumhuriyeti ve meşrutiyeti anlatıyor. Insalara cumhuriyetin islamın izinden gittiğini açıklıyor. Ama bunlar meselemiz değil. Yanlış tanıyor olabilirsin, o Zaten diyor ki benim şahsımı gözden düşürene bin rahmet ben şeyh değilim hoca değilim diye.
Neyse aklı olan açsın okusun. Daha ilk cümlede sizin sorduğunuz cümle var. Daha fazla yazmama gerek yok.