Günlük hayat içinde bazen isteyerek, bazen istemeyerek, bazen de anlık öfkeyle hepimizin ağzından kötü söz çıkar.
Sonradan pişman olursak o insana karşı çok ciddi bir mahcubiyet duyar, daha sessiz kalır, kelimelerimizi özenle seçeriz (en azından ben böyleyim ve salt çoğunluktan gözlemlediğim de bu).
Rasim Ozan Kütahyalı da zerre mahcubiyet gözlemlemedim. 2 yıldır TV ye çıkamıyan, doğal olarak maddi zorluklar yaşayan bir insan zayıflar veya kilo alır. Bunun kilosu sabit. Saç sakal stilini değiştirir. Hiçbir değişme yok. Kaldı ki Bosnakların açtığı hakaret davasına bile ifade vermeye gitmemiş. Hakkında yakalama kararı çıktıktan sonra gitmiş. Konuyla alakalı Attığı twitlere baktım. Bunca dert arasında millete laf atma derdine düşmüş. Yok Fatih portakal bunu demiş, Emin Çölaşan şunu demiş... 19 ağustosta çıktığı programın bir bölümünü izledim. Yine dengesiz dengesiz konuşuyor.
Kısacası Rasim Ozan pişman falan değil. insanlar pişman olmadığını anladıklarından affetmedi.
