falla artık çoğu kişi biliyor çünkü sert yazdım. ersunlu fenerin hastasıyım, milyonlarca taraftar gibi.
beklentim, fişek gibi bi fener görmek lakin bunun işaretlerini sadece erzurum maçının 40 dakikasında gördüm ve havalara uçtum. daha sonraki maçlarda normal bi futbol oynadık.
iyi tarafından bakınca hoca takımı ve taktiği şimdiye kadar sakladı. mesela hiç bi maça tam seçilmiş kadro ile çıkmadı.
az alkmaar maçını düşünün. iki ayrı takım sürdü sahaya. halbuki o iki takımdan iyi bi takım yapabilirdi. yapmadı. tabi bilerek yapmadı.
o takımlardan, biri savunma diğeri hucum ağırlıklıydı hatta hucum ağırlıklı olanda savunma sadık falan olmadığı için özellikle zayıf bırakılmış gibi geldi bana.
ümraniye maçında ise hala gol atmakta zorlanan silimanı oynadı. halbuki malum, soldada iyi durumda.
ayrıca kampta takıma orta düzeyde bi kondüsyon yüklemesi yapılmış, futbolcular epey yorgundu.
yani hoca, takımı özellikle ateşlemedi diye düşünüyorum ki inşallah ta böyledir.
kötü tarafından bakınca hoca ne yaparsa yapsın futbolcular isteksiz ve fenerin türkiye deki büyüklüğünün farkında değiller ve o yüzden yenilgileri veya yenememeyi normal karşılıyor olma durumu var ve bu böyleyse işimiz zor.
bunu aşmak 3-4 haftayı bulur.
şimdi bu akşam yenilirsek ki şunu söyliyim hoca kendi futbolunu oynatsın da yenilelim. yeminle önemli değil. yenilirsek her takım gibi önümüzdeki maçlara odaklanıcaz. yapıcak bişey yok. önümüzde iki iç saha maçı var. onları alırsak kendimize güvenimiz artar.
berabere kalırsak üzülmeden umutlarımızı ileriki haftalara taşırız. hem de deplasmanda 1 puan her takım için kazançtır.
yenersek ama ersun yanal futbolu ile yenersek keyfimiz gıcır olur. fenerin normale döndüğünü hem de ersun yanal normaline yani, ezen basan kıran futbola geri döndüğümüzü gösterir. 5 senedir özlediğimiz futbola hatta ersun hocalı seneyi çık, 20 senedir özlediğimiz futbola.
