bir kısım, türban takan arkadaşın, tıpkı takmayanlar gibi marx' ı, heidegger'i , kant' ı bildiği doğrudur. yine bir kısım türban takan, takmayan arkadaşın fal ve burçlarla kafayı bozacak kadar salak olduğu da doğrudur. anlamadığım marx' ı bilip bilmemek mi, bizleri entellektüel ya da salak yapıyor? bu mudur, entellektüelliğin ölçütü?
türban takanların marx okumalarının çelişkisini bi tarafa bırakırsak *; toplum içinde ezilen ve dışlanan insanların, kendilerini kanıtlamak istemeleri doğaldır. çünkü dışlanıyorlar. tıpkı zenciler, eşçinseller ve bi zamanlar yahudilerin dışlandıkları gibi *. bakın tüm dünya da eşcinseller, yahudiler zenciler, hep önemli mevkilerde ve güçlü lobileri var. peki neden? bunun cevabını çok uzaklarda aramaya veya komplo teorisi kurmaya gerek yok. çünkü bu insanlar, tüm bu ırksal, cinsel, dinsel her ne menem şeyse işte, onun dışında gerçekten çok çalışıyorlar.
gelelim şu çelişki konusuna; aynı röpörtajda, bu hanım kızımız " eşcinsellere özgürlüğü de savunuyoruz " diye buyurmuş. ama bu hanım kızımızın, kuranı kerim de " daha önce dünyada kimsenin yapmadığı iğrençlik " diye bahsettiği lut kavminden ve marx'ın dini "halkın afyonu" olarak tanımladığından haberi yok sanırım. yok eğer haberi var ise, işte o zaman çok ikircikli bir durum.