islamiyet'den önce, türk diye bir topluluk olduğunun en büyük kanıtı, şimdi bizim türk diye nitelendirdiğimiz orta asya toplulularının hepsinin etrafında toplandıkları ve savundukları bir topraklarının ve savundukları bir dinlerinin olmasıdır.
orta asya türklerinin yaşadığı zaman dilimine bakıldığında acaba avrupa toplulukları ya da orta doğuda yaşayan kavimlerin yaşayış tarzı çok mu farklıydı? dönemin tüm savaşçı kabilelerine bakıldığında öncelikle ganimet ve güvenlik amacıyla yapılan savaşlara girdiklerini görürüz. ille de kimlik ve ideal uğruna yapılan savaş görmek istenirse emeviler orta asya'ya yürüyüp horasan civarında türklere defalarca saldırdıklarında yapılan savunma savaşları gösterilebilir.
bunun yanında orta avrupa üzerinden batıya göçeden günümüz avrupalı kavimlerinin hangi ideal uğrunda savaştıklarını da çözmek zaman alacaktır. ille de reel politik'e hizmet eden düşünceleri çözümlemek isteniyorsa ırkçı söylem ve ideaların kökeninin nereden geldiğine ve ne amaca hizmet ettiğine dikkat etmek gerekir. hatta tüm iç ve dış çatışmaların kökeni nedir diye sormak en akıllıcası olacaktır. sınıf savaşları mı? yapmayın allah aşkına!
islamiyet öncesi türk kavimleri kesinlikle gününün koşullarına göre bir millettir. bayrak ve inanç etrafında toplanmış tüm diğer milletler gibi, o günün milletleri gibi... bugünün anadolu milleti de türktür, ancak bildiğimiz anlamıyla inşa edilmiş diğer milletlerden farklı olarak. bir alman, bir fransız milleti çoğunluğun sağladığı asimilasyonla ayakta kalmıştır. anadoluya göç eden türkler ise çoğunluğu asimile etmişlerdir. işte bu insanları (bizleri) orta asyadan hareket eden, islamiyeti seçmiş (seçtirilmiş) türklerin devamı olarak görmek gülünçtür. sorgulamak lazım.
