kendisinin adı celal'dir ve babadan kalma bir iki arsayı satarak kendine biraz sermaye yapmıştır. zaten babadan kalma evde oturmaktadır ve bildiğimiz üzere hiçbir kardeşi vs. yoktur. kendisi tek çocuktur, az biraz sermayesi vardır. hatırladığım kadarıyla celal abi ben daha çok küçük iken o ilk sermaye ile kasaplık yapmıştı, kasap dükkanı işletmişti. ancak daha sonra dükkanı devredip bir atari salonu açtı, bizim haşir neşirliğimizde orda başladı, bu atari salonu baya bir tutuldu, gittikçe büyüdü gelişti, derken 90lı yılların sonuna gelindi, 99-00-01 dönemleri, artık atarinin devri kapanmıştı, devir internet cafelerdeydi, nitekim celal abi de atari salonunu kapatıp internet kafecilik yaptı...
zaten gördüğümüz kadarıyla pek de işten anlamak gerekmiyor bu tip işlerde. genelde çoluk çocuk tayfası takılır internet kafeye ve ellerine bir gta vice city verdin mi dünyalar onların olur. bilgisayarlar o dönemler, fifa'ları, mirc'i vs. çalıştırdığı müddetçe sorunsuz kabul edilirdi, haftada bir de bir bilgisayar teknisyeni gelir tüm bilgisayarlara format çeker işi hallederdi.
celal abi'nin tek yapması gereken kasada durup gelenin hesabını görmekti ve kendisi de o işi çok iyi yapardı. internet kafeyi gittikçe geliştirdi, şimdi son gördüğümde playstation 3'e dönmüş.
ha celal abi'nin efsane davranışları da yok değildi, genconun biri gta vice city oynar, bir helikopterin yanına gelir ancak nasıl bineceğini bilemez, celal abi'yi çağırır, celal abi gelir sorun nedir sorar, genco helikoptere nasıl binicem yaw diye sorar, celal abi'nin cevabı;
-helikoptere bin yazsana!
tabi genco şok içinde, olur mu öyle abi ya diye sorar? celal abi, "ne bilim lan babamın helikopteri mi vardı muagoyin" diye tersler... tabi beni yarım yarım yarar.
nitekim ne zararlı, ne de yararlı birşeydir bilgisayardan anlamayan internet kafe sahibi olmak...
