1950li yıllarda ortaya çıkartılan insan-maymun arası canlı fosilinin 1980lerde aslında yapma bir şey olduğunun ortaya çıkarılmasıyla ara form gibi saçma bir iddianın inandırıcılığını kaybetmesi sonucunda haliyle yapılabilecek tekliftir. denizde yaşayan ancak deniz şartları yavaş yavaş elverişsiz hale gelen bir canlının karaya ayak uydurması için yavaş yavaş solungaçlarının akciğere, yüzgeçlerinin de ayak / kol gibi uzuvlara dönüşebileceğini ve bu canlının evrimin en büyük dayanağı olan tabii seleksiyonla bu geçiş sırasında nasıl olup da elenmediğini düşünmek ne kadar da saçmadır oysa. biz bile organlarımızdan biri değiştiğinde, mutasyona uğradığında vb durumlarda tabii seleksiyonla tekrar toprağa dönüyorken zaten basit yapılı olan bir canlının az sayıdaki hayati organlarının değişimleri sırasında hayatta kaldığını düşünmek en az bir önce belirttiğim şeyi düşünmek kadar saçmadır. adnan oktar'dan bana ne, isterse x kişisi 11 trilyon versin, isterse kimse bir şey vermesin, evrime inanmayan bilimadamları biyolojiyle ilgilenen bilimadamlarının %97.4ü iken buna ben de lise mezunu sıfatımla inanmayacağım. sırf %2.6'nın sesi daha çok çıkıyor diye onların papağanlığını yapmayacağım. varsın yobaz ilan etsinler, cahil damgası vursunlar. darwin dirilip de "göz denen organın oluşumu evrim temellerimiz konusunda beni çıldırtıyor" şeklindeki sözünü geri alana kadar da böyle kalacağım. benim gibi olanlar benimle gelsin. diğerleri de atalarının maymun fosillerini arasın dursun.