Çünkü tarihsel sürecimizde erkekler daima kendilerini bilim ve sanatın öznesi, kadınları ise nesnesi olarak görmeyi tercih ettiklerinden konuşturmazlar.
En başta sosyal bilimlerde Kadını "öteki"leştirerek anlaşılmaz varlıklar olarak tanımlamak bunun en büyük göstergesidir. Nietzsche ve kant gibi En büyük düşünürlerin eserlerinde dahi bunu görebilmek mümkündür. Tarihte Bilim ve sanata mal olmuş onca kadının ismi bile ancak, 20yy. daki feminizm hareketi sonucunda literatüre adını yazdırabilmiştir.