"yetişkin insanlar rakamları pek severler...onlara yeni bir dosttan söz etseniz asla öze değin bir şey sormazlar. hiçbir zaman şöyle demezler: 'ses tonu nasıl?', 'hangi oyunları sever?', 'kelebek koleksiyonu yapar mı?'. hep şöyle sorarlar: 'kaç yaşında?', 'kaç kardeşi var?', 'kaç kilo?'. onu ancak bu sorularla tanıyacaklarına inanırlar... yetişkinlere 'pembe tuğladan bir ev gördüm, pencerelerinde sardunya çiçekleri, çatısında güvercinler vardı' deseniz, o evi bir türlü hayal edemezler!.. fakat 'yüz bin franklık bir ev gördüm!' derseniz, 'ay ne güzel ev!' diye çığlık atarlar..." Küçük prens