yattara'sız trabzonspor'un ataklarının boş olduğu, beşiktaş'ın da beraberliğe yattığı maç olmuştur. herhangi bir şeye (hakem, serdar özkan, ertuğrul sağlam) suç atmak yanlıştır çünkü ertuğrul sağlam, fenerbahçe ve galatasaray'ın kötü oyunlarını ve kaybettikleri puanları görüp, onların şampiyonluk yarışında en azından bir 15 hafta rakiplerinin trabzonspor olduğunu anlamış, avni akerde beraberlik inönüde galibiyet işi kotarır demiş ve beraberlik için sahaya çıkmıştır, beşiktaş her hücresiyle beraberlik diyordu bu maça.
trabzonspor ise, çok nadir de olsa eşitliği bozmaya çalıştı, ataklar yine yattara'nın bölgesinden geldi ki ersun yanal'ın taktik anlayışını bize gösteriyor, hep sağ kanattan gelicek sezon boyu bu takım, yattara'nın kanatından ama işin acı yanı, orda yattara yerine serkan vardı, çok da pozisyona girdi serkan ancak tekniği onu sonuca ulaştırmak için yetersizdi. ha bir de gökhan ünal gerçekten gereksiz olmuş trabzonspor adına, sahada hiç yoktu ve antipatik antipatik yakalayamadığı her pasta, attığı yanlış paslarda, sonuca ulaştıramadığı pozisyonlarda sürekli kafayı kaldırıp arkadaşlarına suç atıyordu. gustavo colman da iyi topçu, hrboje cale ise serdar özkan'ın futbol hayatını bitirdi resmen bu maçta, adama tek pozisyon dahi bırakmadı, üstelik maçın başında sarı kart görmesine rağmen, hiç çekinmedi serdar özkan'dan...