Sokak sokak akordeon'u ile gezen bir genç. saat 10:00 iş gününe başlamanın verdiği rehavet çökmüş insan üstüne. ofiste duyulan o güzel ses, balkanlardan esen sıcak müzik rüzgarı. ankara alışık değildir sokak sanatına bu nedenle bir acayip olur ankaralılar böyle durumlarda.
2-3 sene önce yazdığım entry: müziği duyduğumuzda balkona çıkıp çalan arkadaşı büromuza davet etmiştik. çaldı dinledik. kendisi yabancıymış. günün bütün sitresini aldığı aşikar. ankara'nın soğuğu ve bu soğukta donan ve katılaşmış suratları ısındıran, güldüren bir alettir akordeon. biz pek keşfedemedik ama yabancılar keşfetmiş bile.