ankara'dan antalya'ya kampa gitmiştik o yaz. otobüsten indik.. antalyanın eski garajı..otobüsten iner inmez soyulmuş hıyar kokusu. hıyar satan seyyar yanaştırmış arabasını otobüse, inen yolculara hıyar gösteriyor..hava haza ateş. ellerde bavul..lara dolmuşuna bindik...kampın önünde indik..beynimize güneş geçe geçe kampın nizamiyesinde giriş yaptık. biraz daha yürüdükten sonra kampın resepsiyon kısmının bulunduğu binaya girdik. off içeri buz gibi..kızgın kumlardan serin sulara.. işte ben bu şekilde tanıştım klimayla. şaşırdım tabi. e çocuğuz nereden bilecez klimayı felan. zaten mahrumiyet yılları.. babanın bile karne ile alındığı..bu nedenle o yaz tatili benim için farklıdır. hatta supangle üzerinde dondurmayı da o yaz kampta tanımıştım.