diyanet din var olsun diye kuruldu sanan var yahu. sen gidip bu kadar dindarın olduğu topluma bir anda dinsizliği getiremezsin. peki o zaman ne yapacaksın? tabi ki diyanet gibi bir kurum kurup onu devlete bağlayacaksın bu kurum senin denetiminde olup dini laik yapıyla ılımlaştıracak ve kıtı kıtı dönüşümü sağlayacaksın. laik ülkeler sekülerler gibi değildir seküler ülkelerde din devlete devlet de dine karışmaz ancak laik ülkede devlet dine karışır. onu reforme etmeye zorlar ve ılımlaştırmak için çabalar. bu aslında seküler bir halkın inşası için geçici bir dönemdir. seküler ülkerlerde dinin yönetimi ele geçirmesi gibi bir korku olmadığı için laik model uygulanmaz. zaten dindarlar daha ılımlaştırılmış yönetime girip devleti dönüştürmeyecek kadar ehlileştirilmiştir. laik devlette ise bu yapılarla mücadele edilir, mesela ne yapılır? cemaat ve tarikatlerin önüne geçilir çünkü bunlar cihatçı yetiştirip kanlı eylemlere girişebilir. okullarda din dersini ılımlı anlatır çünkü dine inanıyorsan böyle inan der. imam hatipleri devletleştirir ve kendi yetiştirdiği dindarları besler. imamlara bu yüzden para veriyorlar zaten. amaç dini dönüştürmek onu seküler bir toplumda sorunsuz yaşayacak hale getirmektir. laiklik o yüzden aslında katı bir yönetimdir. dine sürekli darbe vurup onu dizginlemek zorundadır. seküler toplumda ise dine darbe vurulmaz, din devlet tarafında desteklenmez, dine karışılmaz, o dinin önderleri okullara özel yetiştirilmez ve devlet tarafından maaşa bağlanmaz. ayrıca laik devlette siyasete de müdahale edebilir, radikal dinciler siyasi alana bulaştığında asker bunu sezip hemen var olan yönetimi korumak için darbeye kalkışabilir. seküler bir ülkede bu kadar katılık yoktur çünkü din zaten ehlileştirilmiş, tehlike olmaktan çıkartılmıştır.
laiklik o yüzden aslında bir geçiş aşamasıdır ancak ne kadar başarılı oldu tartışılır tabi.