Aldığın nefesi sayar olursun. Zaman yavaşlamaz aksine daha hızlı akar olur o gittiğinden beri. Ayrılık süresi günleri, haftaları, ayları bulur bu yüzden. Sürekli umut edersin sana geri döner diye. Oysa onun umrunda değilsindir. Bitirmiştir kafasında, sen ise onu unutmaktan bile korkarsın. Hele bir de ilişki yıllar süren türden ise her günü için katlanır acın. Gidişi öyle yaralar ki seni sevdiysen eğer, başta sen haklı olmuş olsan da yeter ki dönsün eski günlerim diye onu haklı görmeye başlarsın.
Dedim ya umrunda değildir onun. Mesajlarını tersler, yüzüne bakmaz. Sen azap çekersin, onun yaptığı yüzlerce yanlıştan cımbız ile doğru ayıklamaya çalışırsın. Günlük davranışlarından bile kendine pay çıkarmaya çalışırsın. inanmak istemezsin ayrılığa. Bilirsin eğer kabullenirsen, son umudunu da yıkarsan canın daha çok yanacakmış gibi gelir sana.
Döneceğinden emin değilsindir, büyük ihtimalle de dönmeyecektir sana geri.
Emin olman gereken tek şey vardır, birini kendinden daha çok sevmek acizliktir. Sonsuz sevme yetinizle sonlu insanları sevmeyin. Onlara ağır gelir, altında siz ezilirsiniz.
Bu ayrılık bu aralar yaşadığım durumdur. Anlatıp da beni anlayacağını düşündüğüm tek yer ise bu entry kutusu.