114.
-
- hani ulan, bu fasülyenin neresi kuru, su içinde yüzüyor.
- abi, kuru fasülye işte.
- sus lan, neresi kuru!
- abi?
-ulan madem öyle, ben de dükkanını dağıtıyımda gör
***
- çabuk bana malik pzvngni çağır!
- patronum hakkında böyle konuşamazsınız!
- konuşuyorum ve de burayı dağıtıyorum. (gazinoyu dağıtmaya başlar.)
***
- yav şevket, bugünde dövmeye çıkıyorum. çok sevdim ben bu işi.
***
- merhaba şaban bey
-meraba hemşire hanım
- müjde ile geldim size. raporlar karışmış. mülayim sert ile mülayim ters'in raporlarını karıştırmışız. siz taş gibisiniz, sağlıklısınız.
-ne yani, ben şimdi 3 ay sonra ölmicekmiyim?!
-hayır, yaşıcaksınız.( Türk sinemasının gelmiş geçmiş en iyi film müziği o an başlar. dırırın dırırırı dututum dın dın dırırırı dututum.)
***