medya, diğer takımlar, federasyon, klüp başkanları... ilan-ı harp edilmeyen bir tek taraftar grupları kalmıştı zaten.
genç fenerbahçe'liler, fenerbahçe tribünlerinin olmazsa olmazıdır. kar, kış demeden tüm deplasmanlara giderleken ciciydi de şimdi mi kaka oldu? şükrü saraçoğlu stadının akustiğinin bozuk olması sebebiyle, g.f.b.'nin seslerini sahaya daha iyi ulaşması için kale arkasından, maraton üst tribüne geçmesinin nesi garip? ha orada mağdur olan kombine bilet sahipleri vardır, o ayrı konu. ama g.f.b. maraton tribününe geçeceğini aylar öncesinden açıklamıştı. yönetim kimsenin mağdur olmaması için tedbir alabilirdi. ancak karşısında muhalif bir güç olarak gördüğü g.f.b. lileri tribünlerden yok etmek için kaosun çıkmasını bekleyip, kendisine meşru bir sebeb yaratma yolunu seçti.
her milli maç sonrası " tiyatro izler gibi maç seyreden değil, bağıracak, sonuna kadar takımı destekleyecek seyirci istiyoruz " deniyor ya sn aziz yıldırım, gfb'yi tribünlerden çıkarırsanız, fenerbahçe futbol takımı yerine de sahaya senfoni orkestrasını çıkarın. nasıl olsa seyirci profili aynı olacaktır. size de şakşakcılık yapmayı ihmal etmezler.
yaptırdığınız tesisler, amotör branşlara verdiğiniz önem ve gelen başarılar, şükrü saraçoğlu stadının yeni hali, yaptığınız transferler, içinizde ki fenerbahçe sevgisi... için size minnettarız s.n. aziz yıldırım. ama fenerbahçe'nin bazı dokunulmazları vardır. gfb'de bunlardan biridir. nasıl ki beşiktaş'da çarşı'ya, galatasaray'da ultra aslan'a dokunulamıyorsa bizde de gfb dokunulmazdır. dokunmayın. tribündeki kaosu bitirmek en fazla 1 saatinizi alır. kimseyi kırmadan, sorunu daha da fazla derinleştirmeden çözün bu sorunu. saraçoğlu'da cehennem olarak bilinmeye devam etsin.
