dipnot: fıkra bol keseden küfür içerir. okuyanların, bunu bilerek okumasını rica ediyorum.
başlık: "dom perignon"
adamın biri.. çok canti.. etrafa caka satan tiplerden.
günlerden bir gün. bu adam, lüks bir restorana girmiş ve gözüne kestirdiği masaya yerleşmiş. garson hemen yanına ilişmiş. bizim eleman hemen menü istemiş. önüne gelen menüye bir süre göz gezdirdikten sonra, ne yiyeceğinin siparişini vermiş ve yanına dom perignon istemiş.
bir süre sonra siparişler gelmiş. adamın önüne servis edilmiş ve şampanya ultra kibar bir şekilde adama sunulmuş. şampayasından bir yudum alan adamın hemen suratı asılmış.
num num num yapar ama bunda bir ibnelik vardır. garsona;
- beni mi sikiyorsunuz lan? bu dom perignon değil.
+ efendim olur mu öyle şey? bu kesinlikle dom perignon.
- kardeşim, bu perignon değil! sizi şikayet edeceğim.
garson tutuşur. bir koşu şefinin yanına gider ve yardım ister.
şef garson gelir;
- efendim bir yanlış anlaşılma oldu sanırım.
+ siktir ulan! hem beni sikmeye çalış, hem de yanlış anlaşılma oldu de..
- ama efendim??
+ sizi şikayet edeceğim.
şef garsonumuz iki büklüm olay yerinden uzaklaşır. müdürüne durumu izah eder.
müdür;
- efendim, arkadaşlar durumu bana bildirdi. biz de kesinlikle bu tarz durumlar yaşanmaz.
+ la oğlum bi' siktir git canımı sıkma.
- efendim öyle konuşma....
lafı ağzına tıkılan müdüre kalantor abimizin cevabı şöyle olmuş;
+ sus sıçarım ağzına! sizi şikayet edeceğim.
adamın hiddetinin farkına varan müdür, çareyi patrona haber vermekten yana kullanmış. duyumu alan patron, hemen adamın yanına gelmiş;
patron;
- efendim nasıl yardımcı olabilirim?
+ dom perignon sipariş ediyorum, siz bana it öldüren getiriyorsunuz.
anlaşmazlıktan mütevellit, uzun süre tartışmışlar. en sonunda patron ağzındaki baklayı çıkarmış;
- bu şampanyanın üzümlerinin toplandığı bağın hemen yanında benim bağım var. her şey aynı. toprak, iklim, su.. bunun dom perignon olmadığını nasıl anlayabildiniz?
bunun üzerine adam arkasına yaslanır ve;
- am siktin mi?
+ ee tabii.
+ göt siktin mi?
- ee yanii, evet.
+hımm. peki karanlıkta iki deliğe girsen ve bu delikleri ayırt et desem, edebilir misin?
- ederim tabii ki. biri sıkı, biri folloş.
+ o zamannnn.. bu iki delik arasındaki mesafe ne kadar? söyle bakayım.
- yani.. takribi bir-iki santim.
+ bre deyyus! sen gece karanlığında iki deliğin farkını ayırt edebiliyorsun da, ben ayrı bağların üzümünü ayırt edince mi olay oluyor?