şiir

entry942 galeri ses1
    661.
  1. Biz bu dünyaya çok sert çakıldık baba.Fakat mıhlara
    pas vuran suyuzdur da. Göz, gözyaşıyla alınmış bütün
    mevzilerinden kaçıp caysa da, huydur, biz oralardayız.
    Yaralıyız yağmur cümle yaralarımızı bağışlar sağaltırsa da.

    Suyuz. Kim bilir kaç mevsim kaç fırtına yolumuzu yanıltır.
    Biraz ve derin. Sonra güncelerimizi dönülmez zamanlarla
    sarartan o garip devrim, şimdi şakaklarımızda ağaran
    bir tek saç telinin sesidir. Ama caymaz, caymayacaktır da.
    Sulara ark olmuş topraklarda bir koyak sellerden caymaz.

    Bana tarihini soran kâğıtlara ben ne diyeyim. Ona akasyayla
    atkestanesinin deliliğini anlatırdım. Birisi kahverengi fasulya,
    ikincisi yeşil kahve topçuklarıyla üremeye yarışıyordu,deliler.
    Düşüldüğü unutulmuş yarlarında eski bir bahçenin. Unutmazlardı.
    Çün mevsim dönümleri unutturmaz insana dönülemeyecek nedir.
    Bizi bu dünyaya çok sert vurdular baba. Oysa mıhlara pas
    idik. Seslere aks idik. Sözlere yankı. Adımlara ayak idik,
    ayaklara adım. Yürümeye sefer. Sefere menzil. Menzile kısrak.

    inkâr benzini ve boynunu solduracaktır baba. Biz bu dünyaya
    çok sert çakılmıştık. Ve kendi sefil günlerinde bizi soldurmaya
    yönelen bu dünya caydıramayacaktır asla. Caydıramaz asla.
    Yakalandığımız küçücek evlerden tutuklanacağımız sokaklara.
    Hulki Aktunç.
    2 ...