hicbir şeye muhtaç olmayan tanrı, elbette inanilmaya da muhtaç değildir.
ancak,
peygamberlerin öğretileri ve kutsal kitaplarda, tanrıya inanmak olmazsa olmazdır. ilk şarttır. bu da bir çelişkidir.
ve, kendi suretinden yarattığı insan, elbette ki kendisi gibi mükemmel olmalıydı. mükemmel olan bir varlığa, yol gösterici peygamber veya kitap göndermeye gerek var mıydı? mükemmel yaratilmadik mı, yoksa tanrı mı yaratirken hata yaptı? eğer kendi suretinde olsaydı insanoğlu, asla bozulmaz ve yoldan çıkmazdı. ama, yarattığı ilk insan, daha ilk emrine karşı gelip elmayı yedi ve cennetten kovuldu. bu olmamış deyip yeni bir sürüm denemek yarine (bkz: ademv0.2), onun soyundan gelen herkesi lanetler gibi, cennetten kovup bu çöplüğe attı. tek bir elma için, tek bir itaatsizlik için, insanoğlundan, mukemmel olarak kendi suretinden yarattığı varlıktan intikam mı alıyordu yoksa?