bu ifadenin türklükle ilgisi, altmışlı ve yetmişli yıllarda türk tarihçiliğini işgal eden türk-islam sentezcilerinin, türklerdeki kut-ülüş-orun-könilik kavram öbeğini islami sosla anlatmalarından ibarettir. benzer makam ve ifadeler faravahar, dawla-devlet-, hümayun gibi semboller ve halifetu resulullah-halifetullah gibi payeler üzerinden yakın kültürlerde de görülür.
türk kültürüyle alakası olan bir durum değildir, benzer bir formülasyonu jacques bousset de fransız kralları için yapmıştı. sonuçta absolutizmde esas olan altındaki tabakalar arasındaki statükoyu korumakla mükellef olan kraldır, padişahtır, şahtır, sezardır, basilevstir; gerisi de hikayedir.
pastoral nomadizm ve tribalizmle erken ve geç ortaçağ devletlerini kıyaslamayın bir zahmet.