68- (Habibim!) Bizim ayetlerimiz hakkında (inkara, alay ve tenkide) dalmakta bulunan o kimseleri gördüğün zaman, onlar ondan başka bir söze dalıncaya kadar hemen kendilerinden yüz çevir(diğini ifade etmek üzere yanlarından kalk)! Eğer şeytan sana gerçekten (vesvese verip bu ya sağı) unutturacak olursa, artık (bu nehyi) hatırladık tan sonra o zalimler topluluğuyla birlikte oturma!
69- O hakkıyla sakınmakta olan kimseler üzerine o (inkâr ve alaya dala)nların (günahlarının) hesabın dan hiçbir şey gerekmez! Velakin (takvâ sahiplerine düşen; o kötü işleri beğenmediklerini yüzlerine karşı açıklayıp vazgeçmeleri hususunda) bir hatırlatma (yapmaları)dır, ta ki onlar (utanarak yahut kendilerini üzmek istemeyerek, alay ve inkardan) iyice sakınsınlar!
ibni Abbâs (Radıyallahu anhüma) şöyle buyurmuştur: “Allah-u Tealanın: ‘ayetlerimiz hakkında inkara dalanları gördüğün zaman, onlardan yüz çevir!’ ayet-i kerîmesi inince Müslümanlar: ‘Müşrikler devamlı surette ayetlerle alay ve inkara daldırdıklarına göre, biz Mescid-i Haramda nasıl oturabiliriz ve Kabe’yi nasıl tavaf edebiliriz?’ dediler. Bunun üzerine Allâh-u Teala bu ayet-i celileyi indirerek, bu gibi günahlardan sakınanların, ayetler hakkında batıla dalanların günahından sorumlu olmayacağını beyan etti.”