içi dışı ateş dolmaktır.
sabahlara kadar boğazda düğümlenen o şeyi bir türlü dışarı çıkaramamaktır.
iki direk arasında ip üstünde yürürken ortada durup, bir aşağı bir karşıya bir de geriye bakmaktır.
aşık olmak, onu kaybedince "okyanusun ortasında küçücük bir kara parçası" olarak kalakalmaktır.