insanı en çok, hiç ummadığı şeyler, hiç ummadığı kimseler büyütüyor.
hatta büyümek de ne kelime!
yaş almadan, yaşlanmadan ihtiyarlatıyor.
yüz geriliyor da geriliyor, gülümsemek istesen de olmuyor.
Bütün gücünü harcıyorsun, yüzün yırtılacak gibi oluyor ama yine de esnemiyor, küçük bir gülümseme kırıntısına dahi müsaade etmiyor. içine içine ihtiyarlıyorsun.