gece geç vakitlere kadar otelin diskosunda vakit geçirmiş, elinde daha önce adını dahi duymadığı alkollü bir kokteyl, dım tıs dım tıs kafa ağrıtan bir müzik, amcanın gözleri rus hatunlarda. sonrası sallana sallana odaya dönüş.
ayakkabılarını çıkardı, üstte bermuda, altta çorap amca yatakta. neyseki damarlarında dolanan alkol sivrileri ondan uzak tutmaya yetti de bir kaç saat uyuyabilecek. ona kalsa akşama kadar uyurdu da... eşi müsade etmez. (ne o eşi dedim şaşırdın mı) ufak bir ayrıntı: karısının bir adım gerisinden yahut önden önden yürüyen, güneş gözlüklerini hiç çıkarmayan, nereye baktığı belli olmayan amcalardan bu, karıştırma. neyse...
ben diyim sabah 7'de kaldırır bunu hanımı. önce kahvaltıya ardından plaja... "bir tatilim var onu da zehir ettin" dedirtirse karısına biliyor tüm kış zehir edecek kadın ona hayatı. kalkar, aynı bermuda üstünde, çorapları çıkartıp, terliği geçirir ayağına. gözlük gene gözünde. neyse kahvaltı edip ardından plaja inerler. amcam gördü mü çıplakları az kendine gelir nasılsa.
indiler mi plaja, amcam şezlonga uzanır sırtüstü. midesi kötü ya elinde bir soda, kuma koyduğu gazeteye bakar aradada gelip geçen kızlara... sızar sonra. karısı ses çıkarmaz, kafasını dinliyor belli ki o da.
akşamüstü uyandırıldığında, amcam zor uyanıyor doğrultamıyor belini ama. kol, bacak tutulmuş, şezlongun açık olan kısımları kesmiş bacaklarını. her yanı ağrıyor... neyseki tam o an üstsüz biri yanlarından geçiyor da amcam belli etmiyor halini, bir cesaret kalkıyor yerinden tek hamlede...
