iticidir. en azından el sıkışma kültürü olan bizim gibi toplumlarda, karşıya nezaketen (nezle grip falan değilsen, elin temizse) elini uzatmak samimiyettendir. böyle itici davranmasının dinde herhangi bir yeri yoktur. hoş, ben başörtüsünün de dinde herhangi bir yeri olduğunu düşünmüyorum, nur suresi 31. ayetteki hımar kelimesinin örtü anlamı ile alakalı olduğunu ve kadınların tacize uğramalarını engellemek için, kadınlara verilen bir tavsiye niteliğinde, göğüslerinin örtülmesi anlamını taşıdığını düşünüyorum. kaldı ki bu konuda erkeğin eşi üstünde zorlaması falan söz konusu değildir. başörtüsü takmaz isen, cezası olduğu da kitapta yazmaz, geçmez. şimdi eğer benim bu düşüncem doğru ise, başörtüsü takan birinin inandığı örtü kavramı da sarsılır, el sıkışmama saçmalığına dek baştan aşağı ele alınması ve güncellenmesi gereken bir hayat görüşü, değişim içine girilmesi gerekliliği ortaya çıkar kendi açısından. baştan aşağı bi update gerekebilir yani. böyle bi durumda olmak istemezdim açıkçası. he bana mezhepçilik yapmayın, hanefi de değilim, sünni de, şafi de.. mezhepleri reddediyorum, tek gerçek referansım Kur'an'ı Kerim'dir. Allah'ın kelamı mübindir, mufassaldır. benim anladığım islam ise, kadının kılıyla tüyüyle uğraşmaz. bi kadının erkek ile el sıkışmaması ne kadar itici yahu. neyin kafası arkadaş çözemedim. neye dayanıyorsun yani böyle yaparak.
ayrıca sıkışmaz isen sıkışma, çok da meraklıyım senin elini sıkmaya.