-d-100 karayolunda orta şeritte seyir halinde ilerlerken, dikizden makas atan ergeni farketmek. önde bulunan araçla, sizin aranıza girmeye çalışacakken gaza yüklenmek. yanına yaklaşıp suratına baktığınızda, öfkeli olduğunu ama gıkını çıkartamadığını bilmek.
-kuran kursu bağışı adı altında dükkana giren cüppelinin "selamın aleyküm" demesine karşılık, bir şey söylememek. uyuz olduğunu farkettiğiniz anda "işim olmaz" diyerek yol göstermek.
-sandiviç yiyen arkadaşınızdan bir ısırık istemek. uzatılan sandiviçi deep throat yapıp, ortamdan uzaklaşmak.
-sahilde bekleyen arkadaşın yanına giderken bira almak. olay yerine yaklaşmadan önce gözüme kestirmiş olduğum şişeyi çalkalamak. mutluluğu yüzüne vuran ve teşekkür eden arkadaşa, çalkaladığım şişeyi ikram etmek. birazdan gelecek küfürlere karşı beklemede kalmak.
-mamasını önüne koyduğum köpeğime komut vermek için doğrulmak. beklenen komutu uzun süre vermemek.
-biranın yanında yenilen yer fıstığının ellerde bırakmış olduğu yağlı ve tuzlu kalıntıları nereye sileceğimi düşünmek. kafası güzel arkadaşınıza "çok seviyorum lan ben seni" diyerek, sırtını sıvazlamak.
-beraber diyet yaptığım arkadaşla iyi bir mekana gitmek. "tatlı mı yesek acaba?" diyerek, arkadaşı gazlamak. garsona sipariş verilirken "sen hangi tatlıyı alacaksın?" diyip, ilk siparişi onun vermesini sağlamak. suffle isteyen arkadaşın "ee sen ne yiyeceksin?" demesine karşılık, garsondan sadece filtre kahve istemek.
-yüksek ağırlık ile bench presse girmeye hazırlanan arkadaşa yardım etmek için hazırda beklemek. "sonn kezzzz" dedikten sonra barı tekrar göğsüne indirdiğini izlemek. çırpınışları karşısında uzun süre yardım etmemek.
