bir takım öküzler tanıdım ömrü hayat maceramda. en ice detayina kadar işlenmiş olan düşünceleri, insanlığın ortak paydasının mahsulu olan eserlerin içine işeyen hatta onları yok edenleri.
gerçi bu öküz kişiler yeteneksiz ve kabız olduklarindan dolayi kendilerinin tersi olanlari kişilerin basarili olmalarini istemezler.
çünkü onlarin basarilari kabizlarin, kaz kafalarin hödüklerini ortaya çıkartir.
göt olmanin dayanılmaz hafifliğini her daim taşıyan bu yiyip yiyip sıcamişlarin yemek istahlari inanilmaz bir derecedir.
armutun sapi, üzümün çöpü, fasulyenin kilciği, anasinin ami gibi nedenleri ortaya sürerler fakat onlara istediklerini vermediğiniz vakit kudururlar.
onlarin isteği nedir mi?
sinirlenmeniz ve öfkelenmeniz.
en büyük silahiniz mi nedir? aklınız fikriniz, tutkunuz ve de nanik çekebilmeniz.
hatta onlarin dingillememeniz onlari catir catir catlatir.
cok birbir ederlerse utanmayin acin kicinizi gösterin ve mikrofona konusun diyiniz.
bir daha ağızlarini acamayacaklar ve hadlerini bileceklerdir.
elbette cogu vakit bu kişilere yapilacak en iyi ceza kirmizi kart gösterip hayat yolunuzdan süresiz men etmektir.
fakat bunu için gerçek anlamda bağimsizliğa ihtiyaç duyulur.
ölümden sonra bu tip dingillerin mevkisi ise sigir vagonudur.