(#1635298)
herkesin kendi doğruları, kendi yanlışları, kendi mecburiyetleri, kendi beklentileri ve deneme hakkı vardır! üniversite de okumak insana hayat doğruları adına bişey vermediği gibi; aşk hakkında da insana mutluluk sağlayacak bir donanım kazandırmaz. her kadın, her erkek, her aşk kendine özeldir ve çetrefillidir. zengin koca aramak diye bir şey yoktur; çaresizlik vardır, yanlış bir düşünceye bir an doğruymuş gibi bakma yanılgısı vardır. kalbi olan hiç bir kadın sadece para için falan koca seçemez. içi kanayarak böyle bir arayışa giren her kadın; itiraf edemez belki ya da kibirinden, çevresinin ondan beklediklerinden dolayı gerçekten zengin koca arıyormuş gibi davranabilir ama hepimiz biliriz ki o kadınlar, bir erkeğin kokusuna ihtiyaç derecesinde bağımlı gerçek kadınlar asla deri düzdan bağımlısı olamazlar; sadece sayısız kadınımızda olduğu gibi sevgi kokusuna, tutku kokusuna, sızlayan bedenlerin kokusuna olan özlemlerini ve ihtiyaçlarını giderecek doğru bir yol bulamadıkları için durumu böyle izah edip kendilerini kandırırlar. tıpkı aşk yok , aşk yok diye haykıran kadınların böyle yaparak aşk acısından kendilerini koruyabileceklerini sanmalarını sağlayan savunma mekanizması gibi. ama sonuçta herkes kaçtığı şeylere toslar. ilk önce de kendine toslar. aşk yok diyen; en büyük, çetrefilli ve acılı aşkı yaşar, zengin koca bulucam erkeklerin ağzına sıçıcam, rahat edicem diye etrafta gezinen kadınlarsa daha bunu söylerken bilirler ilk geceden itibaren yatağın soğukluğunun ve çarşaftaki dolar işaretinin kalplerini ne çok acıtacağını. ama kibir, korku ve hata yapma korkusu insanı kararsızlıklara ve yanlış kararlara iter; biz de buna hayatkırıklığı deriz.