Nuri bilge ceylan büyük bir bölümü gece çekimlerinden oluşan bu filmde aydınlanmadık tek nokta bırakmayarak ışığı büyük bir ustalıkla kullanıyor. Güneşin hareketleri, rüzgarın yönü bile ince ince hesaplanarak oluşturulan altın gibi parlayan bozkırlar, yaprakları gümüş paralar gibi sallanan ağaçlar içeren sahneler akira kurosawa estetiğiyle çekilmiş. Görsel ve teknik anlamdaki başarısının yanı sıra Ağırlığı ile ezen, derinliği ile iz bırakan bir film.
Karakterlerin doğallığı ve tanıdıklığı insanı hikayeye bağlıyor.
Yönetmen "Yaşını başını almış istanbul'lu bir doktor anadolu'nun ücra bir kasabasında çalışmayı neden seçer." Sorusunun cevabını olabilecek en nahoş olaylardan birinin yani adi bir cinayetin üzerinden Anadolu'nun ve anadolu insanının profilini çıkartarak veriyor.
Benim baştan sona dikkatim dağılmadan izleyebildiğim ilk nuri bilge ceylan filmi. izlemesi de sabır ve emek isteyen filmler bunlar. Ama bu filmle bu çabaya değdiginden emin oldum. Nuri bilge ceylan'ın Diğer filmlerine de tekrar şans vermek için güzel bir neden.