anneme öğrettiği zamanı hatırlıyorum. Kadınlar eğer araba sürmeyi evlenene kadar öğrenemediyse, evlendikten sonra kocasından öğrenmeye kalkmasın. Kocadan hoca olmaz. Aklınıza alın, hayatınızda bunu uygulayın.
b: baba
a : anne
ç : çocuk
a : Ahmet bey, bugün araba sürmeye gideceğiz değil mi?
b : Tamam hanım hemen gidelim. Oğlum gelecek misin sende?
ç : bensiz olur mu?, bakalım yemek yaparken ki hünerlerini araba kullanırken de sergileyebilecek mi bizim datluş.
a : korkuyorum deme öyle bak.
araba sürüş yerine gelinir ve babanın anneye arabayı teslim ettikten sonra ki konuşma ;
b : şimdi, önce arabayı debriyaja basarak boşa alacaksın hanım, frene bas, frene, ortadaki şey.
a : tamam bastım.
b : fren önemli, araba stop etse bile bas o frene, kaza yapmandan iyidir. Şimdi çevir kontağı.
a : (kontak çevrilir ve araba çalışır) oldu mu?
b : aferin, ben buraya kadar bile gelebileceğimizi düşünmüyordum. Neyse, debriyaja bas, vitesi 1 e attır sonra yavaşça ayağını kaldır.
a : (arabanın hareket etmesine sevinmiş olacak ki) gidiyor bu !
b : Freni unutma freni.
Yolun kenarında 50, 60 cm lik yağmur kanalizasyonu vardır. Arabayla üzerine doğru giderken, tam önüne gelmeden;
b: selma bas şu frene
a : hangisiydi bu ?
yanlışlıkla gaza basılır, baba el frenini çeker ve arabayı durdur.
b: yok olmayacak bu. oğlum seni bir gün getirir o sürdürtür, beni kalpten götürüceksin sen.
a : ahmet bey ne alakası var, frenin yerini şaşırdım sadece. Ayrıca basacaktım zaten frene ben.
b: He araba çukura girdikten sonra basacakmış hanımefendiye bak sen. Çukura girdikten sonra basmanın mantığı yok. in, in sonra çocukla gelirsiniz.
Kadın ilk defa araba kullanıyor, ehliyeti var ama uzun zamandır kullanmamış. Unutmuş yani. Gittik eve, pederi bıraktık geldik annemle. Debriyajı anlattım, dinledi, anladı ve uyguladı. Şu an babamdan iyi araba kullanıyor bizim datluş.