eski türk filmi tutkusu olan ve buna mukabil 10 dk gecikmeyle bile bir felaket senaryosu yazabilecek donanımda olan annedir.
örnek olarak bir bara gitmek için izin alırsınız ama evden çıkana kadar nasihatler sürer:
-aman evladım içkin kapalı gelsin sen önünde aç . o kalabalıkta ben bunu garsona söylesem şişeyi zaten kafamda kırar denmiyor, baş sallanıyor. *
-kimse seni eve bırakmasın, bak buraya paraya koyuyorum taksiye bin gel. hani kaçırır falan diye tedbir.
-bankaya fatura yatırmaya gidip, bir tanıdıkla ayaküstü 10 dk sohbet sonucu eve gecikilmesi ile annenin başucunda 1 kutu ağrı kesici görülmesi ile yaşanan dumurdur. senaryo ise şöyledir: bankaya hırsız girdi, sizi rehin aldı, telefon açamadın, ben seni niye oraya yolladım ki zaten diye devam eder.
her olaya bu kadar negatif yaklaşır anneneler ama en önemli sınava giderken de cesaretlendirmeyi ihmal etmez:
sen yapamayacakasın da kim yapacak çocuğum!! gel de inan.