hakkında daha araştırılma yapılmadan konu sıcaklığını korurken, işin içinden başka işler çıkması yüzde bin oranındayken fetöcü olduğu tespit edilmiş bir polis tarafından yapılmış suikast. fetö operasyonları başladığından bu yana fetöcü olduğu tespit edilememiş adamın suikast sonrası 1 saat sürdü fetöcü olduğunun tespiti.
rus büyükelçisini öldürmüş bu adam ve şov yapıyor bir takım arapça sözler geveliyor tekbirler getiriyor, kimseyi rehin almamış o dakikadan sonra oradaki sivillere de zarar verme eğiliminde değil adamı delik deşik ediyor olay yerine gelen polisler. hangi akla hizmet bu adamı vuruyorsunuz?
olayın arkasında başka güçler var mı yok mu tartışmasını bir kenara bırakalım. bu konuyla ilgili bikaç şey söyleyeceğim daha sonra. benim asıl değinmek istediğim nokta vatandaşımızın sokaklarda, sosyal medya ortamlarında takındığı tutumlar, söylemler, yapılan paylaşımlar ve eylemler. ülke olağanüstü zamanlardan geçiyor, geçmişte de bu tip olağanüstü durumları yaşadı bu coğrafya ve hiç de azımsanmayacak zararlar gördü. ülkenin her köşesine yerleşmiş ve temizlemekle bitmeyen bir fetö var. abd de ikamet eden lideri dolayısıyla abd çıkarına her boku yiyebileceğini unutmamak lazım bu örgütün. sonra hemen güney sınırında git gide daha da büyüyen ve iç savaş olmaktan çıkıp bölgesel hatta küresel bir savaşa gidebilecek kadar karışmış bir ülke var. bu ülke üzerine izlediğin dış politikan her seferinde eline yüzüne bulaşmış bunun sonucunda bizim ülkemizin sınırları içerisinde hemen hemen her şehirde terörist bulunma ihtimali çok yüksek ve bunlar pasif değil bombalı düzenekle kendini patlatabilecek tehlikede teröristler. dahası bunları engellemekten aciz bir güvenlik ekibimiz var. hukuk sistemi paramparça kimin kimden olduğunu sorguluyor her vatandaş. allah aşkına hukukun işlediğine inanan ve hukuka güvenen bir saf kaldı mı hala bu ülkede? polis teşkilatında hala fetöcüler mevcut çok büyük rakamlarda ihraçlar yapmana rağmen, tsk desen yıllarca ergenekon balyoz 15 temmuz falan derken şamar oğlanına çevrildi resmen. toplumsal ahlakın çöktüğünün kanıtı bir çok olayın yaşanması ve yaşanmaya devam ediyor olması da cabası. ekonomi patlamaya hazır bir başka bomba. kusura bakmayın ama bu kadar bombok hale gelmiş bir ülkede ekonominin bu saatten sonra yara almadan kurtulacağını sanıyorsanız katıksız aptalsınız demektir.
oldukça karamsar bir tablo oldu ama burada kısaca değindiğim şu konular benim anlattığımın en az bikaç katı daha kötü durumda diye düşünüyorum. bir önceki paragrafın ilk kısmında belirttiğim halkın verdiği tepkiler ve tutumlar konusuna geri dönelim. ülkenin vaziyeti bu iken halkın bütün provakatif eylemlere açık durumda olması, manipüle edilmeye adeta can atıyor gibi düşünmeden hareket etmesi ve düşünmeyen kitlelerin toplu eylemlere geçmeye meyilli olması ülkemiz için en büyük tehlikelerin başında geliyor. sosyal medyadır deyip geçmeyin buradaki herkes de bu konuya dikkat etmeli, hep bir ağızdan söylenen ve nelere yol açacağı belli olmayan nefret söylemleri bir takım düşünmeyen beyinlerin eylem haline geçmesine sebep olur. bugün çeker bir büyükelçiyi vurur yarın bir başkası başka nefret ettiği kişiye saldırı düzenler, bir başka gün bir şehirde bomba patlar ve olaylar çığırından çıkar. zaten ülke güvenliği kontrol edilemez bir hal almış, üstüne bir de bu tür toplu salaklıklar, tam da yapılmak istenen şeyleri yapmaya hazır düşünmeyen kitleler, ülke yararına çalıştığını sanıp ülkeye en büyük zararı veriyorlar ve aynı şekilde islam yararına allah adına savaştığını sanıp bu değerlere en çok zararı verenler de yine benzer kişiler. bu kişiler onları haberleri bile olmadan piyon gibi kullananlar tarafından çok sevilirler unutmayın, ayık olun, kafayı kullanın. en başta medyada çıkan ve aslında başka bir emele hizmet ediyor olması kuvvetle ihtimal olan kişilerin söylemlerine kulak asmayın kendiniz düşünün ve mantıklı hareket etmeye gayret gösterin, söyleyeceğiniz sözlerin ne manalara gelebileceği ne sonuçlar doğuracağı dikkat etmeniz gereken başka bir nokta.
eylemin arkasındaki gerçeklere gelirsek bir çok ihtimal söz konusu. eylemi yapan adamın eylem sonrası söylediği şeylere inanarak bu salaklığı yapmış olma ihtimali çok çok yüksek ancak bu onun inandığı değerler konusu üzerinden kandırılmayacağı, kullanılmayacağı anlamına gelmiyor. bu eylem dahice hazırlanmış ülkeleri birbirine düşürme planından daha çok, basit ama etkili bir dille yapılmış bir ikaz bir uyarı gibi göründü bana. devamında bu tip karşılıklı eylemler, suikastler gelirse bu ihtimal daha da güçlenir bence, şimdilik sadece tahmin.
