Osmanlı imparatorluğu'nun yaşam döngüsünün çeşitli evreleriyle, Yahudilerin sosyal ve ekonomik hayatı arasında paralellik gözlemlenir. Örneğin, Osmanlı'nın yükselme dönemi olan 15. ve özellikle 16.yy'lar, Osmanlı Yahudilerinin altın çağı olmuştur. Osmanlı topraklarına ilk matbaayı getiren Yahudiler, ayrıca Osmanlı hükûmetinde önemli mevkilere gelmiştir. 17.yy'a denk gelen Osmanlı'nın duraklama döneminde ise Osmanlı Yahudileri kültürel ve ekonomik olarak çöküşe girmişlerdir. 18.yy'da gerçekleşen gerileme döneminde ise Yahudiler, Sabetay Sevi olayının yarattığı şokla "pasif korunma psikozu" içine girdiler. Dağılma dönemi olan 19.yy'da Yahudilerin kültürel seviyesi o kadar çökmüştü ki, yabancı dil öğrenmek dahi dinden çıkmak olarak görülüyordu. Fakat Osmanlı'nın hangi devresinde olursa olsun, Müslüman Osmanlı imparatorluğu'ndaki Yahudiler, Hıristiyan Avrupa hâkimiyetindeki Yahudilere kıyasla güven ve huzur içinde yaşamlarını sürdürmüşlerdir.