Avrupa birliğiyle karkas et anlaşması yapıldı. Geçen yıl kurban bayramından bir ay önce 5 bin ton doğranmış et ithal etmek zorunda kaldık. Et fiyatları planlı olarak şişirildi. Halka gaz verildi. Avrupadan et gelecek et ucuzlayacak dendi. Halk yemi yuttu. Et ucuzlamadı. Yerli yatırımcı yerle bir edildi.
Rusyaya ithal edilen binlerce ton sebze meyve uçak krizi sonrası denizlere döküldü. iç piyasaya sürüldü. Fiyatlar ucuzlayacak dendi. Halka gaz verildi. Fiyatlar tavan yaptı. Binlerce ton sebze meyve heba oldu. Çiftçi iflas etti. Tarladan 40 kuruşa çıkan domates pazarda 4,5 liraya satıldı. Çiftçi 15 yıl önce bir çuval gübreyi 10 milyona alıyordu. Domatesi 40 kuRUşa satıyordu. mazot 46 kuruştu. bugün gübrenin çuvalı 150 tl, mazotun litre fiyatı 4,25 tl. domates hala aynı fiyat.
clinton önünde el pençe divan duruyor dediğiniz ecevit amerikaya gidip tarım kotası için pazarlık ediyor, önüne konulan anlaşmaları yeniden düzenliyordu. yurt dışından et almıyordu.
şimdi 30 yıldır kapısında yattığımız ab son 15 senedir ne dediyse sorgusuz sualsiz yapan türkiye'ye idam gelmesin dedi diye boş kabadayılıklar havada uçuşuyor. bırakın milletin gözünü boyamayı. delikanlı olan adam sırf ab istedi diye yıllardır hayvancılığın anasını bellemez. çiftçiyi düdüklemez.
biri de kalkmış teşvik %70 falan diyor.
malız. mallar tarafından idare ediliyoruz. bir de milyonları ayakta uyutanlar kalkıp periyodik olarak her 5 yılda bir "kandırıldık" demiyor mu...