çözemediklerime bir düğüm daha ekleyip devireceğim
intihar aşığı çocuk sandalyelerini
bilinmezliğimde saatler çalacak
annemin yüzünden karanfiller bulacağım
gölgemi arayacağım uçurtma rüzgarlarında
sesimi üfleyip şarap şişesinin dibine
savuracağım alabildiğince maviye
sana geleceği ihtimali geçmeyecek beynimden
kıskanıp sokak kedisini
sıklaştıracağım adımlarımı
korkacağım sessizliğimin büyüsünden
ve sen
bunların senin için yaşandığını bilmemeye devam edeceksin
masumluğundan kasırgalar kopacak
giyinip siyahlı yeşilli gökyüzünü yağacaksın bazen
umursamazlığıma
ben satır başından sonra kendime uğrayıp
kandırdığı için küseceğim sevdiğim şairlere
sahi güzel günler görecek miyiz hala?
ölecek bir çocuk
tütüncü indirip paslı kepengini geceye
yavrularına gidecek
ölü çocuk kimliğini bırakacak açık adresli, gizsiz özneye
figüranlıktan başrole dikenli yol
bekliyorum
daha küçük olamadım
ameleyim
çevir sayfayı
otopsi bulgularında kaybolmuş zehiri oynayacak
masal ülkesinin firarı peri kızı
dur!
burada kalalım bu gece n'olur
ucube düşler sergisi varmış uykunun en tatlı yerinde
çıplaklaştı satırlar
ürkmeye meyilli arafta sürgün derinlerim
biraz da sen anlat.
sustun
vurdum bende
ölüm uzakken ölüden pek anlamıyor ya insan
bu da böyle bir deli şiiriydi işte.