bir sevişmenin daha sonuna geliyoruz
ay yuvasına dönüyor
işte güneş ısırıyor sokakları pembe
bilmiyorum bu çarşaflar tekinsiz gibi
ufukta bir serap görüyorum o da ne
ilerliyorum neden ayaklarım sırılsıklam
yol bitmiyor bir kuş geri dönüyor
gittiğim yerde öpücükler olmayacak
sıcak kahvaltı görüntülü otomat
boş olacak yatak evet
en azından bildiğim yastıklar
ağzım kuruyor durmuyorum
bu kere pencerenin önü istasyon
şapkalı inen insanları sayıyor
şapkasız inenleri selamlıyorum
sen uyuyorsun
bu tren artık ikimizin oluyor
istasyon artık bir anı
rayları kare kare fotoğraf
bir sokak lambası altında
kedi bir şey diyor duymuyorum
ilkliyorum ceketimi her neyse
bir sevişmenin daha sonuna geliyoruz
ayaklarım geri geri gidiyor
ne zaman bilmediğim bir yorgan örtse üzerimi
sokak kapısını bulmak
hayli uzun sürüyor.