günümüzün müslüman ülkeleri genellikle diktatörlükle, krallıkla yönetiliyor. Bu yönetimlerde idarecilerdeki zihniyet, "akrabalarımı, etrafımı makam sahibi yapayım, doyurayım, yerim garanti olsun, geri kalanlara ne olursa olsun" zihniyeti olunca dinin bağnazlığını da kendi çıkarları doğrultusunda kullanınca ülkede üretim, teknoloji, ar-ge gelişmiyor, sadece tüketime ve inşaata yönelik bir ekonomi modeli uygulanıyor. eğitim düzeyi düşük olan halk çok kolay manüple edilebiliyor. Sürekli bir çatışma, kavga hatta savaş hali herkesi memnun ediyor. Hal böyle olunca malum sonuç kaçınılmaz oluyor.
