sucukçu muhasebecisi'nin diplomasiden ne kadar iyi(!) anladığının, devlet adamı niteliklerinden ne kadar uzak bir şahıs olduğunun delilidir.
kardeşim işte abd'nin saddam'a neler yaptığını gördük. tüm bunları yaparken saydılar mı, sövdüler mi, meseleyi şahsileştirip, şahsi kalite mukayesesi yapmak gibi abukluklara tenezzül ettiler mi? hiçbirini yapmadılar ama anasını ağlattılar bildiğiniz üzere...
büyük devletsen ona göre konuşacak, hareket edeceksin ki devletin mehabetine zeval gelmesin.
bak filipinlerin başındaki çomar sövüp sayıyor da ne oluyor? ciddiye alan, adam yerine koyan mı var?
işte bir halk cahil, görgüsüz, devlet terbiyesi almamış, basiretsiz, kifayetsiz bir muhterise bu kadar itibar eder, bulunmaz hint kumaşı yerine koyarsa olacak olan budur.